Üsküdar Üniversitesi’nden Prof. Dr. Nurper Ülküer, Türkiye’de 6-17 yaş arasındaki her 7 çocuktan birinin akran zorbalığına maruz kaldığını açıkladı. Prof. Dr. Ülküer, “Akran zorbalığı, çocuğa karşı şiddetin önemli bir parçasıdır. Şiddet gören çocuklar, ilerleyen süreçte şiddet uygulamaya daha eğilimli hale gelirler” dedi.
Zorbalığın Çeşitleri ve Etkileri
Dünya Akran Zorbalığıyla Mücadele Haftası kapsamında açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Ülküer, zorbalığın yalnızca fiziksel olmadığını, sözel saldırılar, dışlama ve dijital zorbalık şeklinde de ortaya çıkabildiğini belirtti. Zorbalığın niyet, süreklilik ve güç dengesizliği olmak üzere üç temel unsuru bulunduğunu vurguladı.
Risk Altındaki Çocuklar ve Sonuçlar
TÜİK’in 2024 verilerine göre, özel gereksinimli çocukların zorbalığa maruz kalma riskinin daha yüksek olduğu belirtildi. Zorbalığa uğrayan çocuklarda okul devamsızlığı ve akademik başarısızlık artarken, yaşam boyu sürebilecek travmalar oluşabiliyor.
Çözüm ve Önleyici Adımlar
Öneriler arasında her okulda “zorbalık önleme sorumlusu” bulunması, öğretmenlerin eğitilmesi ve Akran Zorbalığını Önleme Fonu kurulması yer alıyor. Prof. Dr. Ülküer, TBMM bünyesinde kurulan Akran Zorbalığını Önleme Komisyonu’nun bu konuda önemli bir adım olduğunu belirtti ve “İyiliğin gücünü kullanalım ve akran zorbalığının önüne geçelim” çağrısı yaptı.
Bu içerik yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuştur. Bir hata olduğunu düşünüyorsanız lütfen iletişime geçin.
