Türkiye’de doğurganlık hızı, 2014 yılından sonra sürekli azalıyor. 2024 itibarıyla 1,48’e gerileyerek, yenilenme için gereken 2,1 seviyesinin çok altında kaldı. Uzmanlar, bu düşüşün demografik sorunlar ve ekonomik krizler doğuracağı uyarısında bulunuyor.
11 Yılda Doğurganlık Çok Düştü
TÜİK verilerine göre, 2001’de 2,38 olan toplam doğurganlık hızı, 2014’ten itibaren devam eden düşüşle 2024’te 1,48’e geriledi. Bu sayılar, Türkiye’nin nüfusunun kendini yenileme oranının çok altında olduğunu gösteriyor.

- 2001: 2,38 – Yenilenme düzeyinde
- 2014: 2,19 – Düşüş başladı
- 2018: 2,00 – Kritik eşiğin altında
- 2021: 1,71
- 2023: 1,51 – Alarm seviyesinde
- 2024: 1,48 – Tarihi dip
Demografik Kriz Kapıya Dayandı
Türkiye, yüksek doğurganlık seviyeleriyle genç ve dinamik bir ülke iken; şimdi çok yaşlı bir ülke olmaya başladı. TÜİK Başkan Yardımcısı Furkan Metin, doğurganlık hızının 1,4’e yaklaşmasıyla “yüksek alarm” verilmesi gerektiğini söylüyor. Türkiye’nin 1990’larda genç, 45 yıl sonra ise ortanca yaşın 45’in üzerine çıkması öngörülüyor.
Sosyal ve Ekonomik Etkiler
- Sezaryen oranları: Türkiye, dünyada ilk sırada. Bu durum ve geç evlilikler, çocuk sayısını azaltıyor.
- Yalnızlaşma artıyor: Her 5 haneden 1’inde tek kişi yaşıyor, bunların %35’i 55 yaş üstü kadınlar.
Kültür ve Ekonomi de Nüfus Düşüşüne Etki Ediyor
Milli Savunma Üniversitesi Deniz Harp Okulu Dekanı Prof. Dr. Cemalettin Şahin, ekonomik değil, kültürel nedenlerin de ciddi etkisi olduğunu belirtiyor. Nüfusun artması için birkaç öneride bulundu:
- Konut: 1+1 ve 2+1 evler, aile yapısına uygun olmalı, konut kültürü değişmeli.
- Eğitim: Eğitim süreleri kısaltılmalı ve yeniden düzenlenmeli.
Bu gelişmeler, Türkiye’nin hızla yaşlanan ve demografik açıdan zor günlere doğru ilerlediğinin göstergesi oluyor.
Bu içerik yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuştur. Bir hata olduğunu düşünüyorsanız lütfen iletişime geçin.
